ABD Senatosu’nun 2024 yılı için 886 milyar dolarlık “rekor” savunma bütçesini kabul etmesi ve “ABD tarihinde savaş dönemleri dışında ilk defa bu kadar yüksek bir bütçenin kabul edilmesi” kaygı yaratırken; NATO’ya yeni üye olan Finlandiya’nın “savunma yatırımı” dikkat çekti. ABD, önceki gün, Finlandiya’nın, İsrail-Amerikan üretimi 300 kilometre menzilli “Davud Sapanı” füze sistemini 316 milyon Avro’ya almasına onay verdi. Finlandiya’nın füze satın alması, “NATO silahlı gücünü artırıyor mu” sorularını yeniden gündeme getirdi. Füze sisteminin, “düşman uçakları, insansız hava araçları, taktik balistik sistemleri ve seyir füzelerini engellemek için tasarlanmış” olması da dikkat çekti. Finlandiya’nın sistemi alması halinde, ABD, tarihinde ilk kez “3. bir ülkenin savunma sitemini almasına izin vermiş” olacak.
(Kaan Kutlu Ataç)
‘BALTIK NATO GÖLÜ OLDU’
Cumhuriyet’e konuşan Dr. Kaan Kutlu Ataç, “Jeopolitik fay hatlarındaki kırılmaların yol açtığı tsunamide büyük güç rekabetine askeri yönden de hazırlanmanın bir sonucu. Bu konuda kullandığım kavram: Silah Başına!. Kaldı ki Çin de askeri olarak tırmanan gerginlikler çerçevesinde ordusunu yüksek düzeyde harbe hazır tutma yönünde siyaset güdüyor. Dünyada kabul gören süreç: Hazır ol cenge istiyorsan sulhu salah” ifadelerini kullandı.
Ataç, “Rusya’nın bu duruma ne tepki vereceği” sorusuna ise “ABD Baltık’ı bir NATO gölüne çevirdi. Rusya’yı orada neredeyse hapsetti. Rus tepkisi en az iki düzeyde olur. Birinci ihtimal stratejik ölçüde hamleler, Batı’ya küresel, askeri, enerji ve lokal işbirliklerinin artırılarak tepki verebilir veya doğrudan sınır hatları üzerinden tepkisini gösterebilir. Belarus üzerinden taktik nükleer silah konuşlandırarak veya aşırı stratejik Suwalki Koridoru’nda askeri bir zorlama opsiyonu yaparak Batı’yı sürekli tetikte tutabilir” yanıtını verdi.