Can Atalay’ın AYM başvurusunun görüşülmesi ertelenmişti; Eski CHP’li vekil ve Anayasa hukukçusu Kaboğlu: Yargı güvencesi zedelendi, disiplin soruşturması başlatılmalı

Eski CHP milletvekili ve Anayasa hukukçusu İbrahim Özden Kaboğlu, “AYM, Can Atalay’ın başvurusunu görüştüğü 12.10.2023 tarihli genel heyet toplantısını, bir üyenin belgeyi çalışamadığı gerekçesiyle erteledi. Aylardır tartışılan ve AYM’nin açık içtihadı bulunan hususta bir üyenin gayri önemli mazereti, adil yargı teminatını zedeledi” dedi. Kaboğlu, kelam konusu AYM üyesi hakkında “vakar ve onuru ile bağdaşmayan ve hizmetin aksamasına yol açan hal ve hareketler” sebebiyle disiplin soruşturması açılmasının gerektiğini lisana getirdi.

Kaboğlu, 28. Devir Hatay Milletvekili Can Atalay’ın AYM müracaatının görüşülmesinin ertelenmesine ait olarak toplumsal medya platformu X üzerinden bir tweetsel yayınladı.

TIKLAYIN | Can Atalay’ın başvurusu görüşülecekti: Anayasa Mahkemesi’nden erteleme kararı!

Kaboğlu, Atalay’ın AYM müracaatının görüşülmesinin ertelenmesi hakkında şu sözleri kullandı:

“AYM, Can Atalay’ın başvurusunu görüştüğü 12.10.2023 tarihli genel heyet toplantısını, bir üyenin belgeyi çalışamadığı gerekçesiyle erteledi. Aylardır tartışılan ve AYM’nin açık içtihadı bulunan mevzuda bir üyenin gayri önemli mazereti, adil yargı garantisini zedeledi.

Can Atalay milletvekili seçildikten sonra Yargıtay 3. Ceza Dairesi, AYM’nin Berberoğlu, Gergerlioğlu ve İtimat emsal kararlarına uymama iradesini açıkça ortaya koyarak Anayasa unsur 11, 138 ve 153’ün emredici kararlarına ters bir karar verdi.

AYM, Anayasa’nın 83. unsur istisnası olan 14. unsur uygulama alanı olmadığını evvelki kararlarında saptadı ve hangi kabahatlerin bu kapsamda yer aldığının yasa yapan tarafından belirlenmediği için mahkemelerin yasa koyucu yerine geçerek kural koyamayacağı içtihadını süreklileştirdi.

“Anayasa kurallarını yorumlamak, AYM’nin vazife ve yetkisidir”

Yargıtay 3. Ceza Dairesinin savının bilakis Anayasa kurallarını yorumlamak, AYM’nin misyon ve yetkisidir. AYM’nin açıkça saptadığı konuları yadsıyarak yeni yorumlar getirmeye çalışmak ise Yargıtay dahil hiçbir mahkemenin yetkisi değildir ve Anayasa 153/son kararına aykırıdır

Depremzede Hataylıların enkazların içinde ortaya koyduğu iradenin, hukuk yok sayılarak alıkonulması da AYM’nin sorumluluğunu arttırmakta. AYM, acele bir biçimde birinci genel şurada bu başvuruyu gündemine almalı ve evvelki kararları ile dengeli bir biçimde adil bir karar vermelidir

AYM kendi varlık sebebine de sahip çıkmak ismine her türlü saptırmaya ve siyasi baskıya rağmen Can Atalay belgesini içtihadı doğrultusunda karara bağlamalıdır. Can Atalay’ın daima ihlal edilen adil yargılanma hakkı, anayasal adil yargı garantisinden yararlanmalıdır.

“Disiplin soruşturması gerekli”

Ayrıca; “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını ve temel hak ve özgürlükleri koruyacağıma; vazifemi doğruluk, dürüstlük, tarafsızlık ve hakka hürmet duygusu içinde, her türlü tesir ve korkudan uzak olarak Anayasanın dayandığı temel unsurlara uygun hukuk anlayışı içinde yalnızca vicdanımın buyruğuna uyarak yerine getireceğime büyük Türk Milleti önünde namusum ve şeref” andı içen AYM üyesinin “vakar ve erdemi ile bağdaşmayan ve hizmetin aksamasına yol açan hal ve hareketleri” (6216 sy. Yasa, md.18) disiplin soruşturmasını gerekli kılar.”